Yazar Yakup Kadri Karaosmanoğlı'nun 'hep o şarkı', 190 sayfa bu eseri Osmanlı'nın son zamanlardaki zamanlarında yaşanan naif bir aşkı anlatıyor.
Yirminci yüzyılın ilk yarısında büyük bir üretkenlikle dergilere yazdığı şiir, öykü, makale ve eleştri türü yazılarla Türk edebiyatı sahnesine adımını atan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, romanları, hikayeleri, denemeleri, oyunları ve anılarıyla, en önemli edebiyatçılarımız arasında yer alır.
Kitapda eski Türkçe kelimeler olmasına rağmen, okumakta zorluk çekmiyor okuyucu diyebilirim değerli arkadaşlar.
Yazar birazda sevginin naifliğini, yüceliğini ve değişik zamanlarda, daha doğrusu eski zamanda konak yaşantılarındaki bir aşk hikayesini işlemiş.
Saraylar, aşklar, şarkılar, hep o şarkılar, bir yerde de sanat'ın halk için ne kadar önemli olduğunu aktarıyor yazar.
Toplumlar ve halklar ilerlemek istiyorsa, sanata, bilime, kültüre ve eğitime çok önem vermesi gerekiyor.
Maalesef dinle, kuranla ve bol bol cami inşaat etmek ile bu işler olmuyor.
Halklar ya eğitime, kitaba ve bilime önem verir, yada esamesi kalmaz değerli arkadaşlar.
Keyifli okumalar.
Saygılarımla Emy.
Arka Kapak Özeti
"Yüksek zümrelerin son zenginlik günleri"... Yazar toplumu ve toplumsal sorunları gözlüyor; önemsediği "Konak"ın son direnişine tanıklık ediyor. Kent yaşamının konutu, konak. Yazlık köşk, yalı gibi konutlarda daha dingin, daha sessiz bir yaşam sürerken konak olaylara, sorunlara sahne oluyor. Nafi Molla Konağı'na gelin giden Münire'nin dramı.
Yirminci yüzyılın ilk yarısında büyük bir üretkenlikle dergilere yazdığı şiir, öykü, makale ve eleştri türü yazılarla Türk edebiyatı sahnesine adımını atan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, romanları, hikayeleri, denemeleri, oyunları ve anılarıyla, en önemli edebiyatçılarımız arasında yer alır.
Üslup özellikleri bakımından Yakup Kadri'nin 1910'dan 1974'e dek verdiği eserler Türkçe'nin geçirdiği bütün evreleri yansıtır. Eserlerinin konu ve fikir zenginliği de dil özelliklerinin çeşitliliğinden aşağı kalmaz. Yakup Kadri'nin Fransız edebiyatı etkisinde başlayan yazarlığı, 1920'lerden sonra özgün bir sese kavuşarak siyasi ve sosyolojik konulara, tarihe, dönem çatışmalarına ve birey psikolojisi irdelemelerine yönelir.
Fecr-i Ati'den yetişmiş ama bunu izleyen elli yıl boyunca toplumsal koşullar, tarihi süreçler ve bireysel portreleri romanın dokusuna işlemek için roman tekniğiyle de boğuşmuş bir yazar olan Karaosmanoğlu'nun eserleri, hala tüketilmemiş ayrıntılarının tartışılıp incelenmesi gereken zengin bir "panoroma"dır.
#kitaplar, #edebiyat, #oku, #read, #books, #kitapevleri, #Osmanlı, #sanat, #saray, #roman, #aşk, #kütüphane
Yorumlar
Yorum Gönder